Hahaa evet evet yukarıdaki ibareyi doğru okudunuz. Ama bunu ben uydurmadım. Bunu yazan Amerika'lı bazı spor yazarları. Nedenine gelince... Amerika'nın Oakland Athletic beysboll takımı ve birkaç takım daha Japonya'ya dostluk maçları yapmaya geldiler. Kame de bu maçlardan birinde seramoni atışını yaptı. Bundan önce Amerikalı bazı oyuncularla rop. yapan ve onlarla şakalaşan Kame hem çok heyecanlı hem de çok mutluydu. İspanyol oyuncunun (alttaki 2. resim) devasa pazularını hayranlıkla mıncıklayıp herkesi güldürdü. Amerika'lı gazeteciler onu sahada gördüklerinde şaşırmışlar. Çünkü kendileri gibi gazeteci veya spikere benzeyen bir genç Amerika'lı oyuncular arasında dolaşırken bir basın ordusu ve kameraman ordusu da onun peşinde dolanıyormuş. Bunun nedenini anlayamayan gazeteciler sorguladıklarında Kame'nin aslında Japonya'nın tanınan şarkıcı ve aktörlerinden biri olduğunu öğrenince çok şaşırmışlar. Onun hakkında yazdıkları " TEEN IDOL " tanımlamasına çok güldüm ama eleman 26 sına geldi hala teen sanıyorlar. Gerçi Kame de hala küçük gösteriyor onları da haklı buluyorum biraz. Bu arada KAT-TUN un yeni şarkılarından biri olan SPIRIT Japon Beysbol liginin yeni sezon resmi şarkısı oldu. Aynı zamanda da GOING programında da kullanılacak.
Ününü öğrendikten sonra onu Asya'nın Justin Timberlake' i olarak tanımlamaları hoşuma gitti. En azından tutarlı sayılabilecek bir adam seçmişler Biberoğlubiber'le kıyaslasalardı ciddi anlamda tepki alırlardı. Kame Atlantics takımından Jemie Weeks'e (ilk resim) atış yaptı. Ama o kadar heyecanlıydı ki topu düzgün atamadı. Kendisi de sonradan diyor ki " Orada dururken dizlerimin titrediğini fark ettim ve ben burada ne yapıyorum diye kendi kendime sormaya başladım. Çok heyecanlandım, topu nasıl attığımı bile hatırlayamıyorum. Bana bu fırsatı verdikleri için çok teşekkür ederim." diyerek heyecanını açıklamaya çalıştı. Jaime Weeks'de Kame için " Onunla daha önce hiç tanışmamıştım. İlk kez burada tanıştım. Ama gerçekten zevk aldım. Onunla Going hareketini yapmak hoştu. Topu savururken omuzlarını çok hızlı hareket ettiriyor buna dikkat etmesi gerek. " dedi. Ayrıca Amerika'lı basın üyelerinde de Kame'yi öven laflar etti, onun Japonya'da çok ünlü olduğundan bahsetti. Hatta öğrendiğimize göre sonradan Kame'ye " Ben sana sezonluk bilet hediye ederim yeter ki Amerika'ya gel! " demiş. Hahaah Kame'nin cazibesine kapılan biri daha. O nezaketi ve sevimliliğiyle bu ilgiyi topluyor :) Kame hemen her gün orada özel roplar yapıyor ve yayınlara katılıyor. Ama konserlerinin olduğu bir gün katılmadığında Weeks'in gözleri devamlı yayıncılar arasında dolaşıp onu aramış :D
Maskotlar da pek seviyorlar onu hep dibindeler oyunlar sırasında :D
KAT-TUN CHAIN konser turu Nagano ile devam etti. Geriye az şehir kaldı. Sapparo, Fukuoka, Hiroshima, Tokio ve Sendai. Bu tura dair DVD gelecek mi merak ediyorum ama Tokio Dome konserleri başladığında bu konuyla ilgili açıklamalar da gelmeye başlar diye umuyorum. Konserlerden notlara devam edelim,
* Kame " Ben KAT-TUN un sahnede nasıl göründüğünü çok merak ediyorum. Hiç seyirci koltuklarından izlemedim. " dedikten sonra sahneden atlamış ve seyirci koridorlarından geri geri yürüyerek sahneye bakmış. Sonra " Sugoii! Junno gerçekten harika görünüyor. Hey Junno! Harika görünüyorsun! " demiş. Meraklanan Ueda da peşinden atlayarak o da sahneye bakmış.
* İkinci gün Nakamaru'nun annesi, babası, iki kız kardeşi ve hatta büyükannesi bile onları seyretmeye gelmişler. Maru " Büyükanne seni seviyorum! " diye bağırdığında yaşlı kadın elindeki yelpazeyi torununa sallamış. Çok tatlı bir anmış, herkes bayılmış.
* Ueda kız kardeşi doğum yapıp onu dayı yaptığından beri havalarda uçuyor. Morali bir anda tavana vurdu. Nagano'da da oldukça aktif ve neşeli görünmüş. Üstelik çok da konuşmuş. Koki bunun üzerine " Bu beni depresyona sokuyor. " diye şikayette bulunmuş. Ee alışmışlar adamın bi damlacık konuşmasına birden açılınca sersemlediler sanırım :D
* Kame'nin solosu sırasında mikrofonu arıza yapıp ses kesilince fanlar şarkıyı kaldığı yerden hep birlikte söyleyerek arıza giderilene kadar ona destek olmuşlar.
* Koki diğerlerine siz yemek yemeğe gittiğinizde ben otelde Kamenashi'yi yemekle meşguldüm. " demiş. Bunun üzerine Kame masum bir yüzle " Ben yemiş miyim? " diye sormuş. Baştan sonra kyaaalar eşliğinde geçmiş bu konuşma.
* İkinci gün encore sırasında Kame kolunu Maru'nun omuzuna atmış, Maru da kolunu onun omuzuna atınca arena çığlıklarla inlemiş.
* Kame koridorlar arasında yürürken ona uzanıp dokunan kollar yüzünden yaralanmış. Kolları boydan boya tırmık iziyle kaplanmış ve bazıları kanıyormuş.
* Nagano'da da iki encore yapmışlar. Tek encore planlanmasına rağmen fanların bir daha tezeruhatları yüzünden tekrar sahneye çıkıp Harukana Yakusoku'yu seslendirmişler.
* MC partta KAT-TUN band olarak sahnedeymiş. Kame : drums, Maru : guitar, Ueda : keyboards Koki : conductor. Ardından fanlar hani Junno deyince grup çalmaya başlamış ve Junno çıkıp akrobatik hareketlerle dans etmiş.
* Kame MC sırasında ekrana bakarken alnında bir sivilce tespit edince dudaklarını büküp " Artık sahneye çıkmak istemiyorum. " demiş, millet kopmuş.
* Kame Gokusen dizisindeki karakterinden kısa bir kuple canlandırma yapmış. Odagiri Ryu'nun yere kapanıp babasına arkadaşlarıyla mezun olmak istediğini söylediği sahneyi. ;)
Kame'nin KIRIN reklamlarının ikincisi de yayınlandı. Bu kez Onigiri (yosuna sarılmış pirimc topu) ve KIRIN içeceğinin çk yakışması karşısında şaşkınlığa düşen bir Kame var. Hahah yutkunma sesi ve Kame'nin mimikleri çok komik. Böylelikle Kame'nin kişisel olarak üstlendiği reklam sayısı üçe çıktı. Panasonic, KIRIN, Aoki. İlk reklam ve ikinci reklam
Daha evleneli iki hafta bile olmadan Oguri Shun'un ilk aldatma dedikodusu patlak verdi. AKB48 kızlarından biriyle yakınlaştığı yönündeki söylentiler bir anda ortalığı sardı, bu arada Oguri bunu inkar etmedi. Taze eşi Yamada Yu bu konuda şu açıklamayı yaptı. " Onun çok istenen bir erkek olduğunu biliyorum ve bazen istemeden de olsa insanlara yanlış sinyaller veriyor. Ama bu bir kere daha olursa onu boğarım. " Haha gelinimiz çok kızmış ama demek ki inkar olmadığına göre dedikodu gerçek. Alacağın olsun Oguri hakkındaki bütün iyi düşüncelerimi yerle bir ettin. :P
Japonya'nın dünyaca ünlü bilinen birkaç JRock gruplarından biri olan L’Arc~en~Ciel Amerika'da konser turuna çıktı. Özellikle NY konserinde şirketleri önce 5.000 kişilik bir mekan ayarlamıştı ancak 5.000 bilet bir anda satılında mekanı genişletmeye karar verdiler ve ünlü konser arenası Madison Square Garden'i ayarladılar. L’Arc~en~Ciel bu mekanda konser veren ilk japon grubu olma özelliğini kazandı. Hawaii başta olmak üzere birkaç şehirde daha konser verecekler. Amerika yavaş yavak JRocka kapılmaya başladı. Jpop henüz kendini pek tanıtamıyor ama X-Japan olsun L’Arc~en~Ciel olsun gayet iyi gidiyorlar. Geçenlerde de GazettE 10. yıl dönümlerinde fanlarının desteği ve kutlamaları sayesinde bütün bir gün boyunca dünya trendinde kalmayı başarmıştı.
Geçtiğimiz sene deput yapan Kis-My-Ft2 grubu şu günlerde oldukça yoğunlar. Geçen hafta 3. singleları She!Her!Her! piyasaya çıktı, bugün de ilk albümleri yayınlandı. She!Her!Her! ilk haftasında 192.937 adet satarak 1. sırada yer almayı başardı. Ancak şarkı kalitesinin giderek düşmesi satışlara da yansıyor ve single başına satışların giderek düştüğü görülmekte. Şöyle ki,
Her single da bir öncekinin yarısı kadar satıyor. Böyle giderse durumlar vahim bir an önce grubun imajına el atması ve sadece üç üyeyi ön plana çıkarıp giderlerine üvey evlat muamelesi yapılmasından vazgeçilmesi gerekiyor. İlk albümleri Kis-My-1st adını taşıyor ve ilk gün toplamda 143.045 adet sattı. Hafta sonuna kadar 250bin adeti geçeceği tahmin ediliyor. Bu albümde grubun debut yapmadan önce söyledikleri ve hayranları tarafından bilinen 9 şarkı yer alıyor. Bu yüzden çok satması normal. Debut albümleri her zaman çok satar.
AKB48 grubunun kaptanlarından ve en sevilen üyelerinden biri olan Maeda Atsuko grubundan mezun olarak ayrıldı. Henüz 20 yaşında olan ve hayranlarını şoke eden bu kararı anlaşılan Acchan olarak bilinen şarkıcının kendisi almış. Popülaritesinin zirvesinde olan ve diğer tüm üyelerden daha fazla reklam ve dizilerde rol alan Acchan artık solo olarak kariyer yapmayı düşünüyormuş. Eee parayı 48 kişiyle ve şirketle bölüşmek başka sadece kendine almak başka olsa gerek. Şu anda tam da AKB48 in ünü zirvedeyken ve düşüşe geçmeden önce bu kararı almış olmasını haklı buluyorum ben. Zaten hemen yeri dolduruldu. SKE48 üyelerinden ikisi onun takımına geldiler. Acchan 14 yaşından beri bu grupta ve yeterince uzun zamandır bu grup için çalışıyor. Herkes çok üzüldü. Onun ayrılışının satışlara etkisi bir sonraki singlelarında belli olacaktır ama çok da fazla düşüş olacağını sanmıyorum. Zira grupta yeterince çok popüler üye var zaten. :PBu arada grup kuruluşlarından beri ilk defe Tokio Dome'da konser verdi. Bu AKB48 için çok önemli çünkü her grubun tek hayali burada konser verebilmektir. Burada konser veren gruplar gerçekten ünlü ve sevilen gruplar olabiliyor. 55.000 koltuk kapasiteli bir domeu doldurabilmek her grubun harcı değildir. Acchan da ayrılış haberini ve vedasını burada yaptı, heeerkesler ağladı elbette. Bu büyük olay öncesi takımın diğer kaptanlarından biriyle AKB48 in Tokio Dome öncesi neler yaşadığına göz atmak ister misiniz? Tamam çok hoşlanmıyorum gruptan ama bu çaba bence takdir edilmeli arkadaş.
Akanishi Jin'le sürpriz bir evlilik yapan Kuroki Meisa ilk kez basının karşısına çıktı. Elinde kalan birkaç reklam anlaşmasından biri olan Bandai'nin " Smart Pet " reklamları için tanıtıma katıldı.Geçenlerde bir reklam anlaşması daha fes edildiği için buna katılmaya mecbur kaldığını düşünüyorum. Zaten Jin'in durumu hiç iyi değil bari Meisa para kazansın. Bol, beyaz bir kıyafet giyerek hamileliğini bertaraf etmeye çalıştığı gözlendi. Basın yine poz verme alanında onu daha önce Kame'ye yaptıkları gibi soru yağmuruna tuttular. Ama o bununla pek Kame kadar iyi baş edemedi. Sorulara cevap vermeye çalıştı, sonra görevlinin onu oradan kurtarmasını ima edercesine kadına baktı, sonra kadın toplantıyı hemen kapatınca o da anında oradan ayrıldı. Ama hamileliğiyle ilgisi sorular peşinden sorulmaya devam etti.
Jin tarafından da pek iyi haberler gelmiyor. Johnnys sonunda cezalandırmanın ilk ayağını başlattı. Akanishi Jin'in Japonya'da yapılması planlanan, 5 şehirde toplamda 701nin kişiye ulaşması beklenen konser turu iptal edildi. Amerika'daki konserlerindeki ilgi azlığı, Japonya'da albüm ve single satışının birdenbire düşmesiyle birlikte Jin'in imajının büyük zarar gördüğüne karar vermiş görünüyorlar. Elbette biletler beklendiği kadar olmasa da Japonya'da satardı ve bu hem Johnnys'e hem de Jin'e para getirirdi ama şirket parayı kaybetmeyi göze almış görünüyor. Söylenenlere göre Jin bu yüzden 200 milyon yen zarara girmiş. Şu anda hiçbir reklam anlaşması olmayan, 47 Ronin'den başka elinde hiç promosyonu olmayan, para kaynakları yavaş yavaş tükenen Jin'i kim kurtaracak ben de merak içinde beklemekteyim. Bence bir süre bu işe ara versin, yeni ailesiyle ilgilensin, çocuğunu karşılasın ve ardından yenilenmiş seksi baba imajıyla yeniden sahnelere dönsün. Ama Jin'de bu alkol düşkünlüğü varken pek umudum yok maalesef. Belki o da bu yüzden son bir umut Bieber'e sarılmıştır. Bakalım Justin'in şanı Jin'i kurtarmaya yetecek mi? İşin kötüsü bu iptaller açıklandığında çoğunluğun " Bunu hak etmişti " demesi. Ne ekersen onu biçersin demişler...
Yeni haberlerle haftaya görüşmek üzere :)
